Sayfalar

Sayfalar

17 Ocak 2011 Pazartesi

Raşid Gannuşi kimdir?

 Tunus eski diktatörü Bin Ali'nin 1990'lı yıllarda dağıttığı İslamcı Nahda (Devrim) partisinin lideridir. Tunusta islamı hassasiyetin yayılması için çaba göstermiş buna karşılık tunus zorbası bin ali taraından ülkeden sürgün edilmiş alim bir şahsiyettir.kendisi şuanda londra da sürgünde yaşamaktadır.


RAŞİD GANNUŞİ KİMDİR?
 
Raşid Gannuşi, 1941 senesinde Tunus’un güneybatısında bir köyde dünyaya geldi. Doğduğu dönem, Batı sekülarizayonunun İslam Dünyası’nda güçlü etkilerinin hissedildiği bir dönemdi.
 
Mütevazi bir hayat sürdüren ve çiftçilik ile geçimini sağlayan babası, oğlunu Batı medeniyetinin bu tehlikelerinden korumak için kendisine ilk İslami eğitimini vermeye çalışmıştır. Gannuşi, 18 yaşında da, babası tarafından el Zeytun’a dini eğitim almaya gönderilmişti. 
 
Gençlik yıllarında Gannuşi, Arap dünyasında Irak ve Suriye iktidarları tarafından benimsenen Baas ideolojisinin etkisinde kalarak Nasırcı milliyetçiliği benimsese de; 1960’lı yıllarda Suriye’de okurken selefi düşünceye dönüş yapmıştır. 

İmam hatip liselilere polislik yolu açılıyor. artık imam hatip mezunları da polis olabilecek.

Ak parti hükümeti  28 şubatın yol açtığı mağduriyetlerden olan sadece imam hatip liselerinden öğrenci almayan polis myo yönelik yeni bir düzenleme hazırladı .Ösym kanunda yapılacak değişiklikler ile polis myo girişte imam hatip liselerine getirililen çağ dışı uyguluma tarihe karışıyor.yeni uygulamanın bir kaç ay içerisinde yürürlüğü girmesi bekleniyor.
hazırlanan teklif metni
AK Parti Grup Başkanvekilleri Bekir Bozdağ ve Mustafa Elitaş ile Kahramanmaraş Milletvekili Veysi Kaynak, TBMM Başkanlığına ÖSYM'nin yeniden yapılandırılmasını öngören yasa teklifi sundu.
""Teklif, tüm lise ve dengi okul mezunlarının polis meslek yüksekokulları ile akademilere girebilmesine olanak sağlıyor. Yürürlükteki düzenlemeye göre, ''genel lise, erkek teknik öğretim, kız teknik öğretim, ticaret ve turizm öğretimine bağlı okul'' mezunları bu okullara girebiliyorlar. Teklifin gerekçesinde, bu düzenleme ile okul ve fakültelere girişte ''ayrımcılığa son verildiği'' yer aldı.""


hazırlanan teklifteki diğer tasarı ve kanun öneriler şunlar

Yedi Güzel Adam , Yedi Güzel Adam Kimdir

        Yedi Güzel Adam Kimdir


Yedi güzel adam kimdir.
Mavera, aylık edebiyat ve düşünce dergisi. Daha önce çoğunlukla Büyük DoğuDiriliş veEdebiyat dergilerinde ürünleri yayımlanan Cahit ZarifoğluErdem BeyazıtRasim ÖzdenörenAleaddin Özdenören, M. Akif İnan ve Nazif Gürdoğan'ın kurucusu olduğu Mavera dergisinin ilk sayısı aralık 1976'da yayınlandı. Dönemin yenilikçi genç yazar ve şairleri olarakparlamış olan bu altı imzanın yanında yazar olmayan arkadaşları Hasan Seyithanoğlu da yedinci kurucu olarak yer aldı. Cahit Zarifoğlu'nun " Yedi Güzel Adam" isimli eserinde bu kadroyu anlattığı kabul edilir.


kaynak: mavera dergisi , türkçebilgi

İdeal İmam-Hatipli Genç nasıl olmalı ?

İDEAL İmam-Hatipli genç nasıl olur, İslâm´ın Ehl-i Sünnet ve´l-Cemaat kıstaslarına göre sıralamak istiyorum:
           


1. İtikadı sahih olur. Kendisinde inançla ilgili hiçbir bid´at ve aykırılık olmaz. İcazetli ulemânın ve fukahanın telif ve tasnif etmiş olduğu akaid kitaplarındaki bilgileri öğrenir, kabul ve tasdik eder... Allah´a kesinlikle noksan sıfatlar izafe etmez. İtikat konularında İmam-ı Eş´arî´yi veya İmam-ı Mâturidî´yi inanç önderi olarak benimser.


2. Beş vakit namazı cemaatle kılar. Normal lisede okuyan bir Müslüman gencin namaz kılmaması bir ayıp ise, imam hatipli Müslüman gencin kılmaması bin ayıptır. İzninizle şu hususu da belirtmek isterim: Bütün imam hatip mekteplerinde beş vakit namaz (okul saatleri hangi namazlara denk geliyorsa) okul imamının ardında cemaatle kılınmalıdır. 1908´e kadar Türkiye´nin en parlak lisesi olan Galatasaray Sultanîsinde (lisesinde)namazlar böyle cemaatle kılınırdı. Namaz kılmak, cemaate katılmak ihtiyarî (seçimlik, keyfe kalmış) değildi, mecburî idi. Hem imam hatipte öğrenci, hem de namaz kılmıyor. Ben olsam böylesini okuldan atarım.


3. İmam hatip öğrencisi Kur´ân, Sünnet, İslâm ahlâkıyla mütehallîdir (ziynetlidir). Onbeş yaşında bir imam hatipli, yirmi beş yaşındaki bir insan kadar ciddî, olgun, ağırlıklıdır. Onda gevezelik, zevzeklik, şımarıklık, cıvıklık olmaz. İslâm´ın kazandırdığı bir vakar ve asalet örtüsüne bürünmüştür. Yirmi tane liseli genç bir arada, bunların dördü imam hatipli... Baktığınız zaman, onların hangisinin imam hatipli olduğunu hallerinden anlamalısınız.


4. İmam hatipli gençler, gece gündüz ilimde, irfanda, ahlâkta, marifette kemâl bulmak için çalışırlar. Zaruret olmadıkça tatil yapmazlar, dinlenmezler.


5. İmam hatipli gençler, bugünkü tedrisat programı yetersiz olduğu için dışarıdan paralel ve alternatif ders alırlar, eğitim görürler. İlim ve irfan sahibi üstadları bulurlar, önlerinde diz çökerler, âli, â´li ilimleri, faydalı ve müsbet kültürü adamakallı tahsil ederler.


6. İmam hatipli gençler, geleneksel İslâm sanatlarından birini de mutlaka öğrenmelidir. On kadar sanat ismi veriyorum: Hüsn-i hat, Tezhip ve süsleme... Ebru... Edirnekâri tahta işleme... Ahşap üstüne dağlama sanatı... El dokuması kumaşlar üzerine ahşap kalıplarla ve doğal boyalarla yazmacılık... Sedefkârlık... Elyapımı kağıt... Aherleme... Porselen, seramik, çini, çömlek sanatı... Daha çok sanatlar var...


7. İstidadı olan imam hatipli gençler, fotoğrafçılık, (Şeriata aykırı olmamak şartıyla) ressamlık gibi sanat dallarına da yönelmelidir.


8. İmam hatipli gençlerimize mutlaka çok iyi derecede Arapça öğretilmelidir. Yarım yamalak Arapça ile Zeyd ile Amr´ın kavgasıyla hoca olunmaz.


9. İmam hatipli gençler, fikir kitaplarını okuyacak, fikrî tartışma yapacak derecede İngilizce bilmelidir. İleride içlerinden bazısı İngilizce düşünce ve kültür  kitapları yazacaktır.


10. İmam hatipli gençler zengin, edebî, yazılı Türkçeyi (Osmanlıcayı) mükemmel şekilde bilmelidir. Bunun ölçüsü de şudur:İslâm harfleriyle yazılmış bir Fuzulî divanı gencimize verilecek, içinden bir gazel ve kaside seçilecek, bunu oku ve metin şerhi yap denilecek. O da hiç aksamadan, duraklamadan mükemmel şekilde okuyacak, şerh edecek...


Adam yetiştirmede önemli olan kemmiyet değil keyfiyettir.


Yazımı bitirirken, İstanbul´un yakın tarihteki camii imamlarından merhum Necmeddin Okyay Efendinin özelliklerini sıralıyorum:


(1) Camii derslerine devam ederek ilim tahsil etmiş ve icazet almıştır. (2) Arapça bilirdi. (3) Farsça bilirdi. (4) Çok iyi edebî Osmanlıca bilirdi. (5)Bu üç dilde aruzla ve ebced hesabıyla tarih düşürürdü. (6) Tasavvuf neşesi vardı. (7) Ta´lik hattının büyük üstadıydı. (8) Ebruda ve bilhassa çiçekli ebruda üstaddı. (9) Millî sanatımız okçulukta üstaddı. (10) Ok ve yay yapardı. (11) Harikulâde ve şahane Osmanlı ciltleri yapardı. (12) Bahçesinde dörtyüz çeşit gül yetiştirir ve hepsinin Latince isimlerini ezbere bilirdi.


Camii imamı dediğin böyle olmalı...

kaynak: milligazete , önder