Sayfalar

Sayfalar

29 Mayıs 2017 Pazartesi

Harran Şehri ve Harran Ulu Camii İzlenimleri Mayıs 2017


Harran Şehri ve Harran Ulu Camii İzlenimleri Mayıs 2017


Harran; Anadolu coğrafyasında yeşerecek İslam medeniyetinin ilk büyük tohumlarının atıldığı yer.
Hz Ömer zamanın islamla tanış olmuş.
Sahabe efendilerimizin  ve tabiinden zatların kanlarıyla sulanmış bir coğrafya.
Emevilerin son başkenti.
Halife II Mervan'ın göz bebeği.
Anadolu'daki ilmi çalışmalara neredeyse 500 yıl önderlik etmiş münbit bir coğrafya.
Hz Ömer zamanından itibaren moğolların şehri yerle bir ettikleri 1271 yılına kadar etrafına maddi ve manevi ışık saçmış bir mübarek belde. 


Tarihi açısından söylenecek çok şey olsa da demek bir şey ifade etmiyor.
Harabeler yaklaşık 800 yıldır bu halde,
Geçmişin bereketini silinmesine tanık olsunlar diye bugüne kadar tek bir taş üstüne taş konulmayan,
çivi çakılmayan bir şehrin ataleti, tüm coğrafyaya sinmiş vaziyette.
İnsanlar nerede yaşadıklarının hangi taşların üzerinde gezindiklerinden bihaber şekilde garibane ve maalesef de sefilane hayatlarına devam ediyorlar.
Harran'ın ruhu, harran'lılarda ölmüş.
Sadece gelen turistlere ölü bir şehri göstererek üç kuruşluk nafakalarını kazanma derdinden başlarını kaldırıp bu uçsuz bucaksız tarihlerine tefekkür eşliğinde bakamıyorlar bile!..

İnsan üzülüyor, böyle terk edilmiş, ümit kesilmiş, ruhundan kopartılmak istenen, geçmişinden habersiz bırakılmak istenen, sadece taş yığınları olarak gösterilmek istenen ecdadın bereketli topraklarını görünce.

Gözlerinizden akan yaş damlaları, sadece çaresizliği isyana dönüşen bir ahvali yansıtıyor.
Ecdadın estetik, sanat, ilim, kültür, ve her türlü hazinesi yatıyor bu topraklarda.
Biz ise gafiliz, gafiliz.


Yasak yazıp telle çevirdikleri bölgeye sadece bakıp çekip gitmeye gönlüm razı olmuyor ve atlıyor çitin arkasına;
İki saat boyunca her taşın yanında duraklaya duraklaya gezmenin tadını inanın bir çok yerde bulamadım. Harran beni bir ayrı cezbediyordu.

Ecdadımın tut beni kaldır evlat diyen yapılarını görmenin sevincini yaşamak için sizleri HARRAN'a davet ediyoruz.

Lütfen, Allah rızası için yaşadığımız coğrafyanın kıymetini idrak edebilmek için Harran'ı görmekle işe başlayalım.


Harran'ı daha iyi hissedebilmek için 100'e yakın fotoğrafı beğeniye sunuyoruz.
Buyrunuz efendim...

Harran İmam Bakır Hazretleri Makamı ve Camii


Harran İmam Bakır Hazretleri Makamı ve Camii

Harran'ın yaklaşık 1,5-2 km uzağında bulunan İmam Bakır köyünde çok değerli bir makam bulunmaktadır.
12 İmamdan 5. olan İmam Muhammed Bakır hazretlerinin makamı. 
Hz Ömer Zamanında Harran'ın fethine katılan ve burada parmağını kaybeden Muhammed Bakır hazretlerinin anısına yaptırılan bu makam yaklaşık 1300 yıldır bu toprakların manevi koruyuculuğunu üstlenen sembollerden birisi olmuştur.

Bu sebeple bu coğrafyada çocuklara çok fazla İmam Bakır isminin verildiğine söylenmekteydi.
Köyde karşımıza çıkan 2 çocuktan birisinin adının da İmam Bakır olması asırlardır bu coğrafyaya manevi bekçilik yapan İmam Bakır hazretlerinin hatırasının yaşatıldığının en canlı ve somut kültürel aktarımını işaret ediyor ve bizde şahitlik ediyorduk.

Cami çevresinde bulunan küçük çocuklardan lütfen İmam Bakır Hazretlerine dair efsane ve menkıbelerle zenginleşmiş hikayeyi dinlemeden ve bu gariban çocuklara ufak bir cep harçlığı lütfetmeniz inanın çok makbule geçecektir.


Şanlıurfa Akçakale İzlenimleri Mayıs 2017


Şanlıurfa Akçakale İzlenimleri Mayıs 2017


23 gün süren doğaçlama Doğu Anadolu gezimizdeki 4. güzergahı ama müstakil olarak devam edişimizin ilk durağı olan Şanlıurfa turumuza, sınır ilçesi Akçakaleden başlıyorduk.
Bu ilginç sınır ilçesinde 48 saat kalarak yerel işleyişi ve bölgeyi yakından gözlemleme fırsatı buluyorduk.
Taa İHL yıllarından beraber olduğumuz, üç yıldır akçakalenin tozlu yollarını yutmuş, Yunus hocamızın rehberliği eşliğinde; Olum ne işin var burada, biz üç yıldır buradayız gezip görecek bir şey yok lafızlarına eşlik eden hayretamiz bakışlarına muhattap olsak da, yeni coğrafyalar keşfetmenin, yeni insanlarla ve kültürlerle tanış olmanın heyecanını yaşıyorduk.

İnsanlar burada ne iş yaparlar, geçimleri ne iledir, örf ve adetler nedir? Gündelik hayatın akışındaki ilginçlikler ve kültür ne ahvaldedir. Gibi soruların cevaplarını dimağımıza kaydederek, akçakale sokaklarını arşınlıyorduk.

Suriyeli kardeşlerimizin çok sayıda bulunduğu bir ilçe, nüfusun %90'ı arap kökenli bir yer. Yani sınır ötesiyle kardeşlik hukukunun ötesinde akrabalık bağlantısı da sımsıkı olan bir yer. İlçe halkında sınırın öte yakasıyla bir bağı olmayan yok gibi.
Fakat iki tarafta da ulus devlet bilinciyle yoğrulmuş ve tornadan geçirilmiş olmanın hayrete düşürecek izlerini gözlemleyebiliyorsunuz.

görmeden asla anlayamayacağınız ve hissedemeyeceğiniz topraklardayız.

Gezip görmek lazım buraları, kardeşlik hukukumuz için, bir arada yaşayan farklılıkları yerinde görebilmek için gezmek lazım efendim.