Sümbül Ebrusu

Sümbül Ebrusu

8 Ocak 2014 Çarşamba

bodhisattvalık nedir? Bodhisattvalar kimlerdir ? Budizm ve Bodhisattvalık

yazıyı alıntılamadan önce lütfen 3 dk vakit ayırıp okunması gereken derleyenin notu:

öncelikle ileride başınıza yasal bir sıkıntı gelmemesini  istiyorsanız kişisel notlarımı okuyun ki başınız derde girmesin......


normalde hiç yapmam böyle şeyleri, hele yaptığım ödevleri internet ortamında paylaşmayı ama insan bir deryada bir şeyler arar ama kendi dilinde bir şeyler bulamadığı zamanki yaşadığı umutsuzluk hissinin giderilebilmesi için birilerinin bir şeyleri başlatması gerektiğine de artık kani olmaya başladım, sanırım bundan sonra ki bütün ödevlerimi paylaşıp bir (kopya) yol göstermek gerekiyor.

normalde elimdeki her türlü dünyevi metayı paylaşırım ama çektiğim zahmetten sonra lede ettiğim bir bilgiyi değerini bilmeyecek kimselerle paylaşmak kadar ağrımı giden bir şey yoktur... o yüzden lütfen alıntı yapacak arkadaşlardan en azından ufak bir teşekkürü (içlerinden tabi) Allah razı olsunu esirgerler ise hakkımı öteki tarafta almak kaydıyla mahfuz tutuyorum.

Not: ödev yapılırken gramer hatalarını kendiniz düzeltmeniz gerekmektedir. ayrıca kaynakçada verilen kitaplar temin edilip okunabilirse sizi bu konu noktasında daha ayrıntılı ve doyurucu bilgilere ulaştırabilir.
ayrıca ödevde tam anlamıyla akademik kurallara uyulamamıştır. cümlelerimin yarısı direkt alıntıdır, internete aktarırken alıntı yapma kuralına çok fazla dikkat edilmemiştir. o yüzden eserdeki anlam vb her türlü düşüklük bulunan cümleler hariç direkt copy paste yapıldığını o yüzden telif hakkına dikkat eden insanların bunu da dikkate almasını isterim.
yaptığım iş sadece bir derleme çalışmasıdır bununda bilinmesini isterim.  yoksa mtgahllat42 (benim) 'nin özel uğraş gerektiren bir öznel çalışması olmamıştır; derlem yaparken harcadığım bireysel enerjim ve vakit ayırışım dışında.


  Ders: Medeniyet Tarihi
  Ödev Konusu: Bodhisattvalar nedir ?

  Budanın sormuş olduğu “Bir insanın yaşam süresi ne kadardır” sorusuna verilen cevap “tek bir nefes alma zamanı kadardır” şeklinde verilmiştir. Rivayet odur ki bu cevabı veren bir Bodhisattva’dır. Bodhisattva; Sidharta Guatama’nın Buddha (aydınlanmış kişi)’lıktan önceki evresine verilen addır.[1]

Budist kaynaklarından öğrendiğimize göre Hindistan’ın Biher yöresinde bugün Nepal sınırları içerisinde kalmaktadır, Buda (Buddha) ya da “Aydınlanmış bir kişi” çıkmış ve çok eski çağların unutulan bilgelik öğretisini aşağı yukarı MÖ. 600 ila 400 yılları arasında yeniden ortaya koymuştu. Yeni bir solukla dile gelen bu çok eski ve kalıcı öğreti “üç kötülük’ü” bildirerek “Kurtuluş’un yolunu” göstermiştir. Ama bu yeni yol “üç zehir’e” karşı bir panzehir önermemiş ya da katı bir inanç yahut öğreti ortaya koymamış, izdeşlerine güvenmiş onların “üç öğüt’ü” tutarak doğru yolu kendiliklerinden bulacaklarına inanmıştır.[2]

Budizm iki bin beş yüz yıldan beri varlığını sürdürüyor olsa da, günümüze kadar uzanan yaklaşık son bin yıl haricinde Budizm üç defa büyük değişimlere uğramışsa da Miladi 1000’lerden beri büyük yapılsa değişimler geçirmemiştir.[3]

Geçirdiği bu evrelerde Budizm ilk başta psikoloji yani daha çok kişisel kurtuluş üzerinde durma, ikinci döneminde ontoloji (varlık bilimi) ile konu varlığının gerçekliği ve olduğu gibi oluşu (svabhava) üzerinde durmuştur. Üçüncü ve son döneminde ise kozmolojinin (evren bilimi) yani evrenle (kozmos) uyum içerisinde olması, aydınlanmanın anahtarı sayılmıştır.[4]

Budizmde insanın gerçek doğasına kavuşması kurtuluş için yeterli görülmüştür. Bunun için ermiş kişiliğin ön plana çıktığı bir yapı ortaya konmuştur. Bu ermiş kişiler kendisini dünyaya bağlayan bağları koparmış, tutkularını, isteklerini yenmiş ve bir daha dünyaya geri gelmeyecek, yeniden doğmayacak olan kurtulmuş kişilerdir. Bu kişilere ilk zamanlar “Arhat” denmiş, ardından “Bodhisattva” denilmiş ve ondan kendisini bütün canlıları kurtarmaya adayan ve ancak bundan sonra her şeyi bilen ve gören bir Buda olmayı uman bir kimse rolü biçilmiş, daha sonra ise “Siddha” denilmiş ki bu evrede, siddha evreni yöneten güçleri hem kendi içinde hem de dışında kullanabilme yeteneğini elde ederek olağanüstü güçlere sahip olmuştur.[5]

Bodhisattva bir Mahayana idealidir. Kendi özgürleşmesini diğer varlıkların özgürleşmesine bağlar. Bunun nedeni tüm varlıklarda aynı Buda doğasının olduğunu kavramasıdır.[6] Bodhisattva aynı zamanda “Budist sığınağının” üç kat mücevheri oluşturan katmandan birisidir.[7] Daha basit bir anlatımla Nirvanaya girmek için yalnızca bir kez doğmaları gereken azizler sınıfıdır.[8] Yada kendi metinlerinde geçen ibare ile “Doğru konuşacak olursa, her hangi bir kişiden şöyle bahsedilebilirdi: ‘Feragat etmeye tabi olmayan bir varlık, ilahların ve insanların iyiliği, refahı ve mutluluğu için dünyaya duyulan merhamet sayesinde bir çok kişinin refahı ve mutluluğu için dünyada belirmişti (Manasihanada Sutta, 63, Buda)’ işte aslında buna göre doğru konuşulacak olursa söylenmesi gereken şey budur.[9]

Buda “Tam Aydınlanma’ya” ermiş olduğu için gerçeği bulduğundan, öğretisinin doğru olduğundan kuşku duyulmayan Budizm’in kurucusudur. Gelenekler Buda’yı çağlar boyunca dünyaya gelmiş olan bir sürü Buda’dan yalnızca biri olarak görür ve öylelikle tarihte yaşamış olan Buda’yı aşmaya çalışır. Zamanla bu Budalar ki tarihsel kişilikleri şüphelide olsa 24’e kadar çıkarılmışlardır.[10]


 Zamanla yenilenen Budizm Mahayanın öğretiye kattığı yenilikler sayesinde ermişlikten “Arhatlıktan” “Bodhisattvalığa” doğru bir değişim görülmüştür[11].

Bodhi; “aydınlanmış”, sattva ise “öyle oluş” yada “doğa” anlamına gelen kelimelerin birleşiminden doğmuş bir kavramdır, Bodhisattvalık[12].

Bodhisattva, Buda’nın “tam ve eksiksiz” aydınlığına ulaşmak isteyen kişidir, aynı oranda etkili iki ayrı erdemle “acıma” ve “bilgelik’le” dolacaktır. En yüce amaca, yalın gerçeğe ulaşmaktan vazgeçmeden, sıradan insanlarla ilişki kurabilmektedir fakat bu ilişkisi Bodhisattva’yı asla sıradan insanlar gibi baştan çıkartıp kirletmemektedir[13].

Bodhisattvalık’ın ilk dönemlerinde kendini kurtaran bilgelik ön planda iken zamanla bu kendini düşünmeden başkalarına yardım etme ve onları mutlu etme yoluna dönüşerek bir nevi fedakârlık kavramı oluşmuştur[14].
Bodhisattvalık da sabır çok önemlidir. O da sonuçta bir Buda olmak ister ama yüce Buda’nın eksiksizliğiyle kendisi arasında aşılması güç büyük bir ayrım vardır. Bu ayrım tek bir yaşam ile kapatılamaz bunun için sayısız kere yaşanıp ölmesi gerekmektedir. Ayrıca bu amacı için çağlar boyu beklemeyi de göze almalıdır. Bütün bu aşamaları tamamlayan bir Bodhisattva’nın Buda mertebesine ulaşmasına sadece ufak bir engel kalmıştır. Bu engel onun kendi kişiliğidir, kendini ayrı bir kişilik sanmasından “ben benim” demek yanılgısından bir türlü kurtulamamasındandır.[15]

 Kendi kendini aşmak için Bodhisattva’nın önünde iki yol vardır ya “gerçek bir özveri ve kendi çıkarını düşünmeden göreceği işlerle” ya da “ayrı bir benliğin, kişiliğin varlığının olmadığını bunların boş olduğunu anlamaya, sezmeye çalışarak kendi kendisini aşmalıdır.” Bu iki yolun çıkış noktası ise birincide “acıma duygusu” ile ikincisinde “bilgelik” ile başarılır.[16]

 Bir Bodhisattvanın yolunda ilerleyebilmesi için acıyla bilginin el ele vermesi gerektiğine inanılırdı. Böylelikle “altı olgunlaştırıcı” (6 paramitas) gerçekleştirilirdi. Bunlar 1) eli açıklık; 2) sabır; 3) erdemli olmak; 4) çaba, gayret; 5) meditasyon ve 6) bilgelik’tir.[17] Bu 6 Paramitas’ı bitiren Bodhisattva en üst noktada tek ve son gerçek olarak “Boşluğa”, “Hiçliğe” ulaşmaktadır. ‘Hiçliğe’ ulaşan Bodhisattva “acı” ve “yalın gerçekle” yüzyüze gelecektir, bu aşamada dünyanın tüm üzüntü ve kaygılarından sıyrılmayı başaracak ve isterse “Nirvana”ya bile ulaşabilecektir. Fakat “acıma duygusu” ağır basarsa hiçliğe erme “Nirvana”ya ulaşma seçeneğini geri çevirecek bunun yerine uzun bir süre dünyada kalarak dünyadakilere yardım eli uzatma seçeneğine yükselecektir. Bodhisattva hala dünyadadır ama artık o bir dünyalı değildir.[18]

Önde gelen Bodhisattvalar ise “Avalokitesvara”, Manjusri, Maitreya, Kshitigarbha, Samantabhadra’dır.[19]

Kaynakça


Bodhidharma, Bodhidharmanın Zen Öğretisi. İstanbul: Okyanus Yayınları, 2003
Carus,Paul, Buda’nın Öğretisi. İstanbul: Ruh ve Madde Yayınları, 1984
Conze,Edward, Kısa Budizm Tarihi. İstanbul: Yol Yayınları, 2005
Sankrityan,Rahul, Budizm ve Felsefe.İstanbul: Süreç Yayıncılık, 1985
Thompson,Mel, Budizmin Bilgeliği. İstanbul: Dharma Yayınları, 2004






[1] Rahul Sankrityan, Budizm ve Felsefe (İstanbul, Süreç Yayıncılık, 1985), S. 129
[2] Edward Conze, Kısa Budizm Tarihi (İstanbul, Yol Yayınları, 2005 ), S. 3-4
[3] Edward Conze, Kısa Budizm Tarihi (İstanbul, Yol Yayınları, 2005 ), S. 7
[4] Edward Conze, Kısa Budizm Tarihi (İstanbul, Yol Yayınları, 2005 ), S. 7-8
[5] Edward Conze, Kısa Budizm Tarihi (İstanbul, Yol Yayınları, 2005 ), S. 8
[6] Bodhidharma, Bodhidharmanın Zen Öğretisi (İstanbul, Okyanus Yayınları, 2003), S. 43
[7] Bodhidharma, Bodhidharmanın Zen Öğretisi (İstanbul, Okyanus Yayınları, 2003), S. 44
[8] Paul Carus, Buda’nın Öğretisi (İstanbul, Ruh ve Madde Yayınları, 1984), S. 20
[9] Mel Thompson, Budizmin Bilgeliği (İstanbul, Dharma Yayınları, 2004), S. 10
[10] Edward Conze, Kısa Budizm Tarihi (İstanbul, Yol Yayınları, 2005 ), S. 28-29-30
[11] Edward Conze, Kısa Budizm Tarihi (İstanbul, Yol Yayınları, 2005 ), S. 62
[12] Edward Conze, Kısa Budizm Tarihi (İstanbul, Yol Yayınları, 2005 ), S. 63
[13] Edward Conze, Kısa Budizm Tarihi (İstanbul, Yol Yayınları, 2005 ), S. 63
[14] Edward Conze, Kısa Budizm Tarihi (İstanbul, Yol Yayınları, 2005 ), S. 64
[15] Edward Conze, Kısa Budizm Tarihi (İstanbul, Yol Yayınları, 2005 ), S. 64
[16] Edward Conze, Kısa Budizm Tarihi (İstanbul, Yol Yayınları, 2005 ), S. 64-65
[17] Edward Conze, Kısa Budizm Tarihi (İstanbul, Yol Yayınları, 2005 ), S. 65
[18] Edward Conze, Kısa Budizm Tarihi (İstanbul, Yol Yayınları, 2005 ), S. 66-67
[19] Edward Conze, Kısa Budizm Tarihi (İstanbul, Yol Yayınları, 2005 ), S. 67

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder