Sümbül Ebrusu

Sümbül Ebrusu

3 Şubat 2015 Salı

Corci Zeydan - İslam Uygarlıkları Tarihi I Kitap tanıtım inceleme




T.C.
Necmettin Erbakan Üniversitesi
Sosyal Bilimler Enstitüsü
Tarih Yüksek Lisan

İslam Uygarlıkları Tarihi I - Corci Zeydan
(İslam Tarihi ve Uygarlığı I Dersi Kitap Tanıtım Ders Ödevi)  

Corci Zeydan, İslam Uygarlıkları Tarihi I, çev: Necdet Gök, İletişim Yayınları, İstanbul, 2004, 758 sayfa. Yazar Önsöz, Çevirmen Önsöz, Dizin.
Dünya Tarihi içerisinde İslam Tarihinin önemi büyüktür. İslam kendinden önceki medeniyeti, kendisi ile birleştirmiş ve eski uygarlık tarihine son vererek dünya tarihinde yeni bir medeniyetin nüvesini atmıştır. Orijinal adı Tarihu’t Temeddün’l-İslami (1-5, Kahire 1902-1906) olan bu eseri kaleme alan Corci Zeydan’da bu büyük İslam Medeniyet tarihinin daha önce yazılmadığını görerek bu ihtiyacı gidermek için beş ciltlik bir külliyat meydana getirmiştir.  Coci Zeydan’a göre bir milletin tarihi yalnızca savaş ve fetihlerden ibaret olmayıp gerçek manada tüm uygarlık geçmişinin de bir araya getirilmesiyle oluşacağını düşünmektedir. Kendisi de bu amaçla yola çıkmış ilk İslam tarihçilerinin kitaplarından başlayarak edebiyat alanında, coğrafya alanında olsun, hadis ve tefsir eserleri veyahut siyaset ve idare ile ilgili olmak üzere pek çok konuda otorite olan geniş bir kaynağı kullanmıştır. İslam tarihinin bu orijinal kaynaklarının dışında Batı’da da İslam dünyası ile ilgili yazılmış onlarca eserden de faydalanmıştır. Kısaca derleyecek olursak C. Zeydan bu beş ciltlik külliyatını meydana getirirken Arapça ve Farsça orijinal kaynaklar başta olmak üzere çeşitli dillerde yazılmış yüzden fazla kaynağı kullandığını belirtmiştir.
İslam Medeniyet Tarihi hakkında ilk kapsamlı derleme olan bu eser Necdet Gök Hoca tarafından “İslam Uygarlıkları Tarihi” adıyla iki cilt olarak 2004 yılında gözden geçirilerek ve değişen bilgiler ışığında güncellenerek Türkçemize kazandırılmıştır. Necdet Gök Hoca’nın bu eserde en çok dikkat çektiği husus da, C. Zeydan’ın İslam Tarihi’ni savaş ve fetihlerin yanında kültürel ve uygarlık geçmişini bir arada harmanlayarak ve de bilimsel tekniklerle yorumlamayı başarmasıdır. Bu sayede olayların direkt aktarımından ziyade sebep ve sonuç ilişkisini mukayese ederek daha orijinal bir değerlendirme imkânı bulmuştur.
Eserin ilk bölümü (s.35-54) “İslam Öncesi Araplar ve Arap Yarımadası” başlığını taşımaktadır. Bu bölümde Arapların geçmiş tarihine kısaca bir göz atılmıştır. İlk verilen bilgiler, Arapların soylarının dayanağına dairdir. Arkasından İslam öncesi dönemde Arap yarımadasının sosyal, idari ve kültürel hayatına dairdir. Arabistan’da öne çıkan olaylar ve Kâbe-i Muazzama’nın bu bölgede ki etkisi de değinilen konulardandır.
İkinci bölüm (s.57-94) “Hz. Muhammed(s.a.v.) (571-632) ve İslam’ın Doğuşu”dur. Bu kısımda Hz Peygamber’in doğumu hayatı ve Nübüvvet mücadelesi anlatılmıştır. Hz Peygamber’in İslamiyet’i yayışı ve Mekke’den Medine’ye Hicreti, İslam Devleti’nin kurulması ve Mekkeli müşrikler ile mücadelesi ve son olarak Arap Yarımadasının tamamen fethi ve İslam’la tanışma süreci özet halinde verilmiştir.
Üçüncü bölüm (s.95-148) “Raşid Halifeler ve Sonrası” adını taşıyan bölümdür. Burada Hz Peygamber(s.a.v.)’in vefatından sonra Müslümanların ilk halife seçimi, Hz Ebubekir, Hz Ömer, Hz Osman ve Hz Ali’nin halifelik dönemleri ve İslam Devleti’nin siyasi ve içtimai olayları işlenmiştir. İlk İslam fetihleri, İslamiyet’in Arap Yarımadasının dışına çıkarak yayılması, Bizans ve Sasaniler ile savaşlar ve İran’ın fethedilerek Sasani İmparatorluğunun yıkılış süreci anlatılmıştır. Hz Ali döneminde başlayan Hz Muaviye ile siyasi iktidar mücadelesi ve Ümeyye oğullarının iktidarı ele geçirerek Emevi Devletini kurmalarından bahsedilmiştir. Emevilerin iktidara gelmelerinden sonra bir kez daha hızlanan İslam fetihleri sonucu İslam Devleti’nin ulaştığı geniş sınırlar ve diğer milletlerin de İslamiyet ile tanışmalarından söz edilmiştir. Abbas oğullarının 747 yılında başlattığı isyan sonucunda Emevilerin yıkılarak Abbasi Devletinin kurulması ve İslam dünyasının ulaştığı bu geniş sınırlar içerisinde yeni devletlerinde kurulmasına değinilmiştir. Bu yeni kurulan devletler bahsine örnek olarak Endülüs Emevi ve Mısır Fatimi Devletlerinden de kısaca bahsedilmiştir.
Dördüncü bölüm (s.149-210) “İslam Devletlerinde Yönetim” ismindedir. Bu bölümde fetihler sonucu oluşan İslam devletinin yapısı incelenmiştir. İslamiyet’in hüküm sürdüğü yerler ve bu bölgelerinin idari mekanizmalarından bahsedilmiştir. Halifelik kavramı üzerinde durulmuş ve Halifeliğin misyonuna da değinilmiştir. Ardından bir devletin merkezi dışında ki yerlerde idari mekanizmanın en üst konumun da bulunan Valiler ile Abbasilerin iktidarında ortaya çıkan diğer yarı bağımsız devletlerin siyasi yapısından söz edilmiştir.
Beşinci bölüm (s.211-174) “Askeri Teşkilat”a ayrılmıştır. Bu kısımda yazar İslam öncesi genel bir askerlik ve savaş taktikleri hakkında bilgi verdikten sonra İslam öncesi Arapların savaş yapılarından bahsetmiştir. Ardılında Hz Peygamber’den Hz Ömer’e kadar olan dönemdeki askerlik durumunun ahvali anlatılmıştır. Hz Ömer zamanından itibaren kurulan ilk düzenli ve daimi askerler ve buna bağlı gelişen askeri idare yapısının kurulumu ve gelişmesine değinilmiştir. Sonrasında “cihad” kavramı ve İslam fetihleri arasındaki ilişkiden söz edildikten sonra donanma üzerine bilgiler verilmiştir. İslam devletinde Donanma’nın ortaya çıkışı ve bu minvalde dünya da ki o dönem deniz teknolojisi ile İslam devletinin denizlerde ki durumu aktarılmıştır.