Adamlık herkese lazım
Son günlerde yaşananların ardından çok söz söylemek istemiyordum ama bir sözü duyunca kan beynime sıçradı; "Reis de bizim Hoca da bizim" lafı siyasal islamcı camiamızın son dönemde ürettiği en yavşakça ve kandırıldığını kabul edip etmeme tereddütü arasında salaklaştığının amiyane tabirle bir özetidir.
Boşuna dememiş büyük İkbal
Kaçın Müslümanlardan; İslam'a sığının. (M. İkbal)
Gücün gittikçe kişiselleştiği, eleştirinin haklı ve haksız mı olduğuna bakmak ihanetle eş konuma gelmesi ile günümüzde en büyük yarayı vicdanların ve adaletin aldığı şüphesizdir.
Bu konuda 16. yy Osmalı ulemasından Hasan Kafi Akhisari'nin bir benzetmesi var "Bir padişahın, bir kimseyi yakınına alması ya da yanından uzaklaştırmasının bir görüş ve düşünceye göre değil de heva ve hevesine göre olması [yani bir padişahın, bir kimseyi görevden almasının veya göreve getirmesinin ya da onun reddinin ve kabulünün bir görüş veya maslahata binaen değil de sırf keyfe keder olması] geriye dönüşün-idbar- zevale doğru gidişin alametlerindendir... "
Hakikat budur ki her iş o alandaki en becerikli ve hazırlıklı insanın elinde olmalıdır; diyor Şehit M. Beheşti; bizde durum ne halde varın siz karar verin.
Dün askeri darbelere karşı çıktığı için savunduğumuz insanların bugün darbeci kanada sivil köşeden girmelerini izlemek de ülkemiz demokrasisinin hali pür melalidir sanırım.
Hasılı kelam adamlık yükseklere çıkılmakla ölçülemiyormuş.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder