Sümbül Ebrusu

Sümbül Ebrusu

25 Mart 2012 Pazar

Bediüzzamanın fikirlerine hakim olan prensipler

Bediüzzaman ın fikirlerinde hakim olan muhtevası ve onun vardığı hükümlerde takip ettiği prensipler ise aşağıdaki gibidir.

1- Hadiselere İslami değerler açısından bakmak

2- Hadiseleri olduğu gibi kabul eden gerçekciliği elden bırakmamak

3- İzahlarında isbat usulünü yani, pozitif metodu benimsemek

4- sırf nazariyatta kalmamak, hayatın pratik tecrübelerinden istifade edilmş yorumlarla nazariyatı hadiselere tatbik etmek

5- Batı kültürünün teknolojik neticeleri ile İslamiyet arasında yapıcı diyalog kurarark senteze girmek

6- Sübjektif değerlendirmelerden ziyade objektif sahada kalmak

bütün bu prensipler onun ilmi çalışmalarının hareket noktalarını teşkil etmektedir.

bediüzzaman said nursi ve devlet felsefesi 3

 buçalışmayı devlet felsefesi tabiri ile isimlendirmiş olmamızın fikri istinadını şu ifadelerde bulmanın mümükün olduğu inancındayım.
"Hadd-i evsatı gösterecek ifrat ve tefriti kıracak yalnız felsefe-i şeriatle belagat ve mantık ile hikmettir. Evet hikmet derim çünkü hay-ı kesirdir; şerri vardır fakat cüz'idir."

  Görüldüğü gibi gidilmesi gerekli doğru yolu gösterecek her türlü aşırılığı kaldıracak unsurların başında şeriatın felsefesi belagat mantık ve hikmet gelmektedir.
İslamiyeti bu açıdan nazara vermek vasat yolun bukunması için Bediüzzamana fgöre ihmali imkansız bir hareket tarzı olmaktır.
Tebeddülü esma ile hakaikin değişmeyeceği yani isim değişikliği ile hakikatların değişmeyeceği gerçeği gözden uzak tutulmadığı takdirde "felsefe " tabirinin islami bir hüviyet içinde kullanılması keyfiyeti karşımıza çıkacaktır.

 bu anlayış içinde gördüğümüz Bediüzzamanın görüşleri üzerinde doktrn çalışması henüz yapılmamış olduğu bir gerçektir.böyle bir çalışmanın eksikliği şimdiye kadar hissedilmiştirç zira açık ve keskin fikirler kitaplar halinde elde mevcud olmasına rağmen said nursi bazı çevrelerde kasıtlı ve yanlış değerlendirmelerin konusu olmaktan hala kurtulamamıştır.Halkın iman ve ahlakını ıslah yolundaki gayretlerini bilerek veya bilmeyerek yanlış şekilde değerlendirilmesine karşı her fırsatta temel siyasi tercih olarak cumhuriet taraftarı olduğunu ifade etmiş fakat onu itham altında tutmak isteyenler bu gerçeği görmemezlikten gelenerek hakkında teokratik (7)devlet kurma özlemi duan bir adam isnadı yapmakdan geri kalmamışlardır.Onu böyle gösterme azrzusuna sanki bir mecburiyet imiş gibi uygun hareket edilmiştir Yaopılan değerlendirmeler üstelik said nursi nin eserlerine yapılan yerli yersiz atıflarla ilim adına meşrulaştırılmak istenmiştir. bu davranışlarda maalesef ilmin objktifliği korunamamıştır.

(7) Tarık zafer tunaya islamcılık cereyanı adlı eserinde (s 235)
islamda teokrasiden bahsedilemeyeceği ve teokrasinin bir hristiyanğa has bir siyasi tatbikat olduğu ilim dünyasının genellikle üzerinde anlaştığı bir husustur.
Bediüzzamanın görünüşünün de bu merkezde olduğunu 4. bölümle ilgili bahsi işlenirken bütün açıklığı ile esbit edeceğiz. bu bakımdan isalmın siyasi iktidar düşüncesinde teokrasinin en küçük bir yeri olmadığını burada öncelikle işaret etmek gerekir. bunun içindir ki said nursi ye yapılan bu teokratik devlet taraftarlığı isnadının hiç bir geçerlilği ve ilmiliği yoktur.

bediüzzaman said nursi ve devlet felsefesi 2

İslamiyetin bu kaoslardan kurtarılacak "Asr-ı Saadet " modeli içindeki sisitematik bağımsızlığı ile ortaya konulmasındaki ihtiyaç artık günümüz müslümanınıda aşan bir bir insanlık rayışı halinide gelmiştir.Çnkü islam'ın bir maneviyat iklimi insanın yaratılış vasıflarına uygun alemşümül bir atmosfere sahiptir.

  İsalmiyetin çağımız fikir sistemleri içindeki bağımsız yerini bu incelememizde tesbite çalışacağız.
Devlet mefhumu içinde yürüteceğimiz bu çalışmayı sadece siyasi müesseselerin işleyişiniele almakla yetinen politoloji nin konusu içinde kalmayıp devletin şahsi ve idari meslelerini düzenleyen amme hukuku metoduna ağırlık vererek yürüteceğiz. Yer yer bununlada yetinmeyecek genel felsefe ve hukuk felesefesinin konusunu ilgilendiren sahalarda da görüşler tespit edeceğiz.

Görüşlerinin açtığı engin fikir ufku ile bediüzzaman said nursi bu istikamette yürüteceğimiz çalışmanın fikir kaynağı olacaktır.bediüzzaman said nursi dinamik siyasi hayatı yakından ilgilendiren ve siyasi müesselerin problemlerine pratik çözümler getiren görüşleriyle her ne kadar politolloji nin konusu içinde ele alınabilirse de
onda ki kainat madde isan ve devlet ile ilgili fikirlerin zenginliği bizi geniçş bir disiplin zemininde çalışmaya adeta mecbur etmiştir.

 Bu imparatorluğun yıkılışını önlemek bunu takriben kurulan türkiye cuhmhuriyetinin her yönden sağlam esaslara dayanmasını sağlamak için görüşler beyan eden bir alimin böyle bir fikir zenginliğine sahip olması tabii idi. altı asrılık imparatorluk yıkılırken ve yerine devlet ile bütünleşmiş bir partinin geçmişi tasfiyeye namzeti iktidara gelirken o kendisini bir vazifenin mesuliyeti altında görüyordu. GerçektenBediüzzaman nesillerin ruhunda açılmak istenen yarayı önceden gören basiretiyle kendisinden bekleni fazlasyıla yapmıştır.
bnunla yetinmeyip devletle eraber yıkılan müesselerin karşısına sosyal ilimlerin pratik ve o derece gerçekçi tedbirleriyle çıkmıştır. Eserin bediüzzamandaki fikir bütünlüğünü "Devlet felsefesi" adı altında toplamak bir zaruret olmuştur.

bediüzzaman said nursi ve devlet felsefesi 1

islam fikir dünyasın halen bir sistem buhranından kurtulmanın mücadelesini vermektedir. Bilhassa son bir lkaç asırdan bu yana nazari hükümlerin hadiselere tatbik edilmesinde uğranılan içtimai ve siyasi başarısızlık mevcut fikir buhranın sebepleri arasındadır. Hayata hazırlanırken bu sun'i buhranın menfi tesirleri fikir ve moral hayatında hisseden günümüz müslümanı inançlarının getirdiği yönde yaşayamamanın tatminsizliği ile karşı karşıya kalmıştır.

Beşeri ihtiyaçlarına mutlak bir fikir istinadı bulmak isteyen bazı müslümanlar , bilgisindeki masum yetersizlikle ve dış kültürlerin tesiriyle muhtelif doktriner arayışlara yönelmeketedirler. İslamiyetin bağımsız bir dünya görüşü olarak görememnin eksikliğini aksettiren bu durum bazılarını ihtilalci materyalist doktrinlerle anlaşmak isteyen inanç ve metod tarzlarıyla dolu bir telifçiliğe götürmektedir.

diğer taraftan insandaki benlik duygusunu hakka bağlılık inancı ile ıslah ve dengelemk için gelen islamiyet kuvvet unsurunun dengesiz hakimiyetine dayanan batı hümanizmi ile iç içe gösterilmek istenmesi ise yanlış mantık üzerine kurulmuş bir düşüncenin mahsulü olmaktadır.

abdurresid.blogspot.com

marmara fm dprogram yayıncısı abdurreşid şahin beyin kişisel blog sitesidir.
risalei nur tarızında hizmet metodunu benimseyen abdurreşid hoca haftalık yorum ve düşüncelerini paylaşmaktadır.  fakat  20 gündür güncelleme yapılmamaktadır.
siteye http://abdurresid.blogspot.com adresinden ulaşabilirsiniz.

safa mürsel: bediüzzaman said nursi ve devlet felsefesi

 safa mürsel in 1976 yılında : yeni asya yayınlarından çıkan  eseridir
şu günlerde ertuğrul özkök 1 , 2 ün 2 gün üst üste bahsettiği ve yazılarında alıntı yapmasıyla yeniden gündem olmuş bayağı  hacimli bir kitap.

kitabın arka kapağında yer alan fikirler ve önsözü günümüzde çekilen sıkıntılara 36 yıl önce güzel tespitler ile çare bulmaya çalışmıştır.

kitabın arka kapağında yer alan ana fikirden bir kaç katre. 

--- alıntı --- 

yönetim ve insan... 
bu iki parça bir bütünü 
teşkil eder. 
hele hele 
adil bir idare 
binlerce yılın 
en büyük özlemidir: 
insanın insanca 
yönetilmesi özlemi. 
gerçek 'devlet' 
adil bir devlettir... 
fakat 'adalet' fikri 
fikirsizlerin 
tekelinde oduğu müddetçe 
adilliğinden 
çok şey kaybetmede. 
'her millet layık 
olduğu idareye er geç 
kavuşur ' deniyor. 
kabul , ama nesillerin 
çürümesini hangi göz tahammülsüz 
seyredebilir ? 
hür türkiye'nin de özlemleri 
vardır. bu özlemlerin en 
derini - şüphesiz - kendisine 
sahip çıkanların yine 
kendisinden olması ve 
muhteşem iradenin 
her kesimde tecellisidir. 
bu kitap cesur bir mecranın 
ulaşacağı aydınlık bir penceredir. 
--- alıntı ---