15.07.2012 tarihli zaman gazetesinde yer alan mümtaz'er türköne ye ait başbakan recep tayyip erdoğanın numan kurtulmuş ve süleyman soyluyu transfer çalışmalarına yönelik basınımızda benim henüz rastlayamadığım ilginç bir değerlendirme yazısı...
Rahmetli Özal, ironisi güçlü biriydi. 1990'da Köşk'e çıkarken bir halef tartışması başlattı. "18 Türk büyüğü" bu tartışmadan kalan bir tabirdir. Herkesin yüreği, genel başkanlık ateşi ile tutuştu.
Siyaset iddia işi. Potansiyel halefler çoğaldı. Sonra sayı dörde indi. Ekrem Pakdemirli, Hüsnü Doğan, Mesut Yılmaz ve Mehmet Keçeciler isimlerini belki hatırlayanlar olabilir. Sonunda şaşırtıcı bir şey oldu. Genel başkanlık ve başbakanlık koltuğuna "18 Türk büyüğü" arasında yer almayan Yıldırım Akbulut çıktı.
Başbakan Erdoğan teşkilatına bütünüyle hakim. Bugüne kadar Türkiye'ye bir lider olarak yaşattığı tecrübeler stratejik düşündüğünü, oyun planını her zaman çok sağlam kurduğunu gösteriyor. Başarılı bir taktisyen. Sabırlı ve zamanlama konusunda kusursuz. Politik sezgileri ve içgüdüleri kuvvetli. Liderlik yeteneklerinin, -buzdağının görünen kısmı gibi- çok azının fark edildiğini düşünüyorum. Yakın çalışma arkadaşlarının her birinin kafasındaki tilkilerin kuyruklarının ne zaman kısa devre yaptığını biliyor. Kafasında bir oyun planı olmaması düşünülemez. Siyasî gelişmeler bu plan etrafında şekillenecek. Bu yüzden Türkiye'nin siyasî geleceği ile ilgili tahminleri, Erdoğan'ın oyun planını merkeze alarak yapmak gerekiyor.
Peki oyun planı ne? Bu planı, Erdoğan dışında kimsenin bilmiyor olması iktiza eder. Sadece işaretlerden bir yön tayin etmeyi deneyebiliriz.
Erdoğan'ın on yıllık stratejisi, Osmanlı Devleti'nin genişleme politikasına benziyordu. Anadolu'nun kuzeybatı köşesinden hemen Balkanlara atlayan Osmanlı Beyliği, aynı soydan gelen ve aynı dine mensup halkın yaşadığı arka bahçesi olan Anadolu ile, Rumeli'ne iyice yerleştikten sonra dönüp ilgilenmeye başladı. Önce çevrede ilerledi, sonra asıl kendisini var eden anayurda yöneldi. % 50 oy bandını gören AK Parti lideri, şimdi kendi köklerine, ana nüvesine dönüyor. HAS Parti'nin liderini transfer etmesini Osmanlı'nın Batıdaki genişlemesinden güç alarak yuttuğu Anadolu beyliklerine benzetebilirsiniz.
Erdoğan'ın son zamanlarda izlediği entegre politikaların tamamı, çevredeki gücünü ve birikimini merkeze taşıyarak geleceği inşa etme amacını taşıyor. Makinenin ana kumanda merkezi yeniden tanzim edilecek. Merkezin değerler sistemi çevreye egemen kılınacak. Merkezin ana dokusuna göre çevre yeniden fethedilecek.
Başbakan Erdoğan teşkilatına bütünüyle hakim. Bugüne kadar Türkiye'ye bir lider olarak yaşattığı tecrübeler stratejik düşündüğünü, oyun planını her zaman çok sağlam kurduğunu gösteriyor. Başarılı bir taktisyen. Sabırlı ve zamanlama konusunda kusursuz. Politik sezgileri ve içgüdüleri kuvvetli. Liderlik yeteneklerinin, -buzdağının görünen kısmı gibi- çok azının fark edildiğini düşünüyorum. Yakın çalışma arkadaşlarının her birinin kafasındaki tilkilerin kuyruklarının ne zaman kısa devre yaptığını biliyor. Kafasında bir oyun planı olmaması düşünülemez. Siyasî gelişmeler bu plan etrafında şekillenecek. Bu yüzden Türkiye'nin siyasî geleceği ile ilgili tahminleri, Erdoğan'ın oyun planını merkeze alarak yapmak gerekiyor.
Peki oyun planı ne? Bu planı, Erdoğan dışında kimsenin bilmiyor olması iktiza eder. Sadece işaretlerden bir yön tayin etmeyi deneyebiliriz.
Erdoğan'ın on yıllık stratejisi, Osmanlı Devleti'nin genişleme politikasına benziyordu. Anadolu'nun kuzeybatı köşesinden hemen Balkanlara atlayan Osmanlı Beyliği, aynı soydan gelen ve aynı dine mensup halkın yaşadığı arka bahçesi olan Anadolu ile, Rumeli'ne iyice yerleştikten sonra dönüp ilgilenmeye başladı. Önce çevrede ilerledi, sonra asıl kendisini var eden anayurda yöneldi. % 50 oy bandını gören AK Parti lideri, şimdi kendi köklerine, ana nüvesine dönüyor. HAS Parti'nin liderini transfer etmesini Osmanlı'nın Batıdaki genişlemesinden güç alarak yuttuğu Anadolu beyliklerine benzetebilirsiniz.
Erdoğan'ın son zamanlarda izlediği entegre politikaların tamamı, çevredeki gücünü ve birikimini merkeze taşıyarak geleceği inşa etme amacını taşıyor. Makinenin ana kumanda merkezi yeniden tanzim edilecek. Merkezin değerler sistemi çevreye egemen kılınacak. Merkezin ana dokusuna göre çevre yeniden fethedilecek.