12. Uluslararası Konya Mistik Müzik Festivali 6. günü Hindistan Pandit Shivkumar Sharma & Rahul Sharma Hindistan Klâsik Müziği
Konserlerde İrandan sonra en çok merakla beklediğim grup genelde Hindistan oluyordu. Gerçi bu sene sefarad müziği hindistan merakımın önüne geçsede çok fazla değişkene uğramadı diyebiliriz.
Konser gününün gündüzünde tam 5 ay aradan sonra Konyaspor maçına gitme ve arkasında çarşıda istanbuldaki arkadaşlarla bayramlaşma telaşı felan derken birden bir telaşe kaplıyor ve akşam oluveriyordu.
Evden hazırlıksız çıkmanın sonucu olarak konsere güç bela gecikmelide olsa yetişebiliyorduk.
Dımdızlak ben konsere yetişmiş elde kamera vb de yok amma konser kaçmaz kaçmamalı mantığıyla biraz da veryansınların eşliğinde dinlemeye başlıyorduk.
Tam bu veryansınlarımız sırasında fatih hocanın kameralı telefonu ve benim hafıza kartım hızır gibi yetişiyordu bu çaresizliğime.
Fatih hocaya teşekkürlerimizi sıraladıktan sonra besmele çekip bulduğumuz bu nimete hamd edip konser kaydına başlıyorduk!
12 Uluslarararı Konya Mistik Müzik Festivali 5. günü İran Ustad Mohammad Reza Shajarian Fars Klâsik Müziği
Aslında çok söz söyleyemeyeceğiniz bir konserdi. Mohammed eza Shajarian Konya'ya gelmiş ve size sadece gitmek düşerdi.
Taa Köln'de iken M.Reza Shajarian'ın geleceğini duyunca bir vaaavvv çekmiştim.
Konser akşamıda bu vaaavvv'ında etkisiyle velesbitime atlayıp tam 1 saat 10 dk kala konsere doğru yollanıyordum Evle MKM arası 18-20 dk rahat rahat gittiğinizde 25 dk sürüyor.
Kültür merkezine konserin başlamasına daha 40-45 dakika arası varken vardığımda gördüğüm manzara beni bayağı bir ürkütüyordu.
Kapının önünde en az 200-300 kişi yığılmış içeriye gireceğiz diye bekliyorlardı.
Tamam demiştim Mohammed Reza shajarian burda bunun için de erkenden gelen grup olmalı.
Ama güç bela içeri girdikten sonra görüyordum ki salon neredeyse 1,5 saat öncesinden dolmuş bu kalabalık ise içeride yer bulma telaşesinde olanların oluşturduğu bir güruh imiş ki her saniye bu kalabalığın cismaniyetide gitgide büyüyordu.
Sadece seyircinin değil protokol'ünde büyük ilgi gösterdiği salonda ilk 3 koltuklar tamamen protokol için ayrılmıştı.
Türkiyenin farklı kültürlere ilgi seviyesi bayağı artıyor demek ki:)
Hasılı kelam aşağı kata zaten girme imkanım olmadığından yukarı katı deniyordum. burada da manzara aynıydı bütün koltuklar çoktan doldurulmuştu.
Son anda en köşe merdiven güzergahında bir boşluk görmemle gözlerim parlıyor ve kendimi derhal oraya atıveriyordum. Çantamı yere bıraktıktan sonra hemen yanıbaşımda koltukta oturan arkadaştan rica ediyor bir kaç dakika emanetlerime göz kulak olmasını istiyordum.
Çünkü içeri girme ve yer bulma telaşesinden neredeyse sırıl sıklam tere batmış duruyordum.
Seyircinini M Reza Shajariana yaptığı kısa bir hoşamedi/karşılama töreni.
Konser öncesinde yaşadığım bu kısa maceradan sonra konsere dair dde bir kaç çift laf söylemek isterim.
Konser öncelikle muhteşemdi. Seyirci deseniz harikaydı. o 600 kişilik salonda en az 1000 kişi vardı ve en az 200-300 kişide dışarıdaydı.
Konser için gelen iranlı sayısı ise nerden baksanız salonun dolu kapasitesinin bile üzerindeydi.
Konya'ya gelmiş geleneksel/klasik müzik anlayışında en büyük uluslararası şöhrete sahip sanatçı olduğunu düşündüğüm Mohammed Reza Shajarian bizlere keyif dolu ve oldukça duygusal bir atmosferde wunderbar gece yaşatıyordu.
Kulaklarımız müziğe doyarken müziğin nağmeleri bütün gece kulaklarımda hala çınlıyordu.
Konserdeki neredeyse bütün şarkılara mırıldanmanında ötesinde büyük bir çosşku ve hasretle eşlik eden iranlı seyirciler ise Üstad Mohammed Reza Shajariandan sonra 10 numara övgüyü hak eden ikinci güruh oluyorlardı.
Son olarak 10 üzerinden 10 alan başka bir grupda Konya Büyükşehir Belediyesi, Kültür Turizm il Müdürlüğü ve bu konserin Konyada gerçekleşmesinde emeği geçen herkesler oluyordu....
Konyadan Ustad Mohammad Reza Sahajarian geçerken bizlerde o büyülü nağmelere bir nebzede olsa tutunmaya çalıştık.
12 Uluslarararı Konya Mistik Müzik Festivali 4. günü Jamaluddin Fakir Sindî Soung Fakir
Pakistandan gelen sufilerin (tırnak içinde sufi yoksa bizim sufilerle çok bi alakaları yok bunların) hint bölgesine dair sundukları bol gürültülü ve oynak bir konserdi.
Jamaluddin Fakir ve ekibinin saç sakaldan kıyafete kadar her şeyleriyle kızıllara bürünmelerini artık bu bölgeye aşinalık kazanmış birisi olarak ben yadırgamasam da konsere ilk defa gelenlerin hele arkamda ki goca gonyalı gençin bu ne len bu kıpkırmızı giyinmişler sözü beni gülümsetmeye yetiyordu.
Konserin hemen başında kameraman denen herifin en önde oturmamıza rağmen gelip tam önümüze geçmesi tüm konserin zevkini kaçırmamıza neden oldu.
Konser başta da dediğimiz gibi bol gürültülü ve oynak bir havada geçtiği için seyircinin ilgisini tutmayı başarabildiler.
Bu senede geçen sene olduğu gibi bir kaç pakistanlının sahnenin önüne çıkarak oynamaları herkesin bayağı ilgisini çekti.
Lakin geçen sene 8-10 kişi oynarken bu yıl oynayanların bir kısmının da yabancı turistlerden oluşması ve pakistanlıların çok doğal yaptıkları hareketleri acemice taklit etme içerisindeyken biraz da disko havası katmaları bayağı bayağı komikti.
Başka zaman olsa dinlemeye tenezzül etmeyeceğim bir konser olurdu ama adamlar ayağımıza kadar gelmişken kalkıp gitmemek ayıp olurdu bizde kalkıp gittik 2 saat boyunca bayağı keyifli kulakları sağır edecek derecede hint müziği dinlemiş olduk.
Bassekou Kouyate'nin önderliğinde ve neredeyse tamamı aile üyelerindne oluşan kökenleri 13.yy dan daha eskiye dayanmış geleneksel afrika müziğinin birazıcık modernleşmiş versiyonunu dinliyorduk.
Afrikalıların oynaklık noktasında maharetlerinin hintlilerden daha kuvvetli olduğunu bir kez daha test ettiğimiz bu gecede salonun çoşkusu ve sahnedeki ekibin geleneksel aletleri ile bu kadar hareketli bir gece geçirtmesi doğrusu biraz beklentilerimin ötesinde gelişiyordu.
Geçen yıl neredeyse tüm kosnerleri takip ettiğimiz ekibin bugün yerinde olmasada İnternational İhl den mevlüt hocam ve abdullah abinin biladeri fatih bana eşlik ediyorlardı.
En önde konser izlemenin güzelliğini ve çoşkuya ortak olmanın heyacanını yaşadığımız gecede solist ablanın gereksiz hareketleri de olmasa neredeyse 9/10 numara izleyebileceğimiz bir konser olacaktı.
Bassekou Kouyate abiye de bir konyalı tavsiyemiz abi ya sen yengeyi sahneye çıkartma gelsin en önde seni izlesin yahut sen başka bir solist bul.
12 Uluslarararı Konya Mistik Müzik Festivali 2. günü Ensemble Thami Al-Harraq Şazeli Derviş Zikirleri
Mistik Müzik Festivalin ikinci günkü konukları Mağrip(Fas) ten gelen Şazeli dervişleriydi.
Arefe gününün gecesindeki programa katılım hem bilipte gelenler hemde bilmeden gelenler sayesinde bayağı doluydu. ama yer yer boşluklarda yok değildi.
Gene her zamanki gibi ikinci katın en ön koltuklarındaki yerimizi aldıktan sonra beklemeye başlıyorduk. Bugün geçen sene festivali takip ettiğimiz abdullah abinin de gelecek olması nedeniyle eski hatıralar canlanıyordu.
Konser öncesi dervişler arasında yer alan profesör yapacakları zikre dair biraz açıklamalar yapıyor
hemen arkasından
Kuranı kerim tilaveti ile başlıyordu.
Biraz konser havasında başlayıp arkasından zikir faslıyla şenlenen gecede insanın içi kıpır kıpır oluyordu. Ehli tarik birisi olmama rağmen özellikle zikir safhasında söylenen tesbihlere insanın eşlik etmemesi için biraz zorlaması gerekiyordu.
Ses nağmeleriyle çok güzel parçaların icra edildiği, kulaklarımızın ve kalbimizin pasının silindiği bir gece olarak mistik müzik festivalinin ikinci gecesini de geride bırakmış oluyorduk.
Arkasından gelen parçalar ile zikir meclisi öncesinde biraz konser havasında gidiyordu.
İlk bölüm ilahilerin müzik eşliğinde icrasından oluşuyordu
Konyanın eşsiz lezzetlerinden birisi olan furun/fırın kebabının tadına vararak yiyebileceğiniz mekanlardan birisi Ehil Kebap. Konya Larende tarafındaki şubesinde de sadece kebap servisi yapıyorlar. İşlerini ehli sayılırlar.
Not: Furun kebabını yerken işin lezzetine varmak isterseniz kesinlikle çatal bıçak kullanmamalı ellerinizle yemelisiniz ki lezzeti alabilesiniz.
1,5 porsiyon furun kebabı yanında soğanı domates biberli ufak garnitürü, ayranı ve ufak tatlısıyla 25 TL
Konya Aziziye civarında tercih edebileceğiniz güzel döner yapan mekanlardan. Et ve tavuk döner tercihleri var. Ekmek arası dışında "iskender" ve "pilav üstü" et ve tavuk tercihlerinde de bulunabilirsiniz. Dönerler lezzetli ve çalışanların ilgi ve alakası da güzel sayılır. Döner yemek için Konya da gidebileceğiniz mekanlardan birisi olabilir.
İranlı Yönetmen Ali Vazirian'ın 2006 yılında çektiği ilk uzun metrajlı filmi.
Allah yakındır Got is Close adlı film 2007 yılında 25. Fajr Film festivalinde ve 2008 yılında İtalyada ki 10. Religian Today Film Festival in Italy da ödül kazanmış bir film.
Filmin hikayesine geçecek olursak;
Bir Garib'in aşkı! Leylasını arama hikayesi.
Leylasının berisindeki Leyla'yı bulma serüveni.
Saf ve İyi niyetli ve de garip bir Motorcu Rıza.
Hergün çalıştığı köye götürüp getirdiği Öğretmen Hanım'a tutulmuştur.
Gurbette Bayramlar bayram olmazmış derlerdi; ama yaşamadan insan anlayamazmış.
Ramazan bayramının ilk günü Essende yaşayan Erkam kardeşin daveti üzerine bayramın ilk 2 gününü geçirdiğim Essen'in Freisenburch bölgesine dair bir kaç fotoğraf.
Kızılay Portakal Bisküvi Elma Aromalı Maden Suyu deneyimi
Bisküviyi severdim ama bir bisküvili içecek içeceğim hiç aklıma gelmezdi.
Kızılay'ın Bisküvili sodasını içince bir acayip oldum ya!
Çocukken bisküvileri gazozlara yahut çaya, oralete batırıp yerdik. Gazoza batırdıktan sonra ağzımıza ıslak bisküvi ile gazozun asitli su tadı beraber gelirdi.
Kızılay'ın püskevitli sodasını içince o tadı bir kez daha aldım!
Vay be gençlik! didim!
Bilmiyorum en son ne zaman denemiştim bu çocukluktan kalma karışımı ama Kızılayın sodası bana bu çocukluğumda yaşadığım o garip deneylerde elde ettiği çocuksu lezzeti tekrar geri getirdi.